Ziruh tarafından yazılan gönderiler

Hemşehrim x20 nin hem yaylısı hem suppressor teknolojiye sahip gaz pistonlu modeli mevcuttur, ayrıca gez ve arpacığı mevcut dürbünsüz modeli ile combo denilen dürbünlü fakat gez ve arpacığı bulunmayan modeli mevcuttur. Combo modelinin 500-600-TL fiyat aralığında olduğunu tahmin ediyorum.Whisper IGT ise tepmesi minimum seviyede ve dampaya ihtiyaç duyurmuyor, başlangıç seviyesinde gamo nun 4x32 optiği ise 150-TL gibi rakamlarda ve gayet tatminkar.Tüfeği 700-TL gibi bir rakama almış idik.

Hemşehrim öncelikle foruma hoş geldin, bende yeni üyelerdenim. Böylesine güzel bir hobide saygın insanlar ile bilgi paylaşımında bulunmak ve birşeyler öğrenmek, bildiğimiz konularda önerilerde bulunmak büyük keyif veriyor bana, adeta aynı dili konuştuğun bir topluluk oluyor burası. Tüfek piyasası gerçekten tavsiye isteyen ve araştırma gerektiren bir konu, almadan önce buradaki hobidaşlardan fikir almaya çalışmanın senin adına isabetli bir karar olduğunu düşünüyorum.
Yazında her ne kadar gaz pistonlu tüfek almak istemediğini belirtmiş isen de şuan kullandığım ve birazdan deyineceğim tüfekte endişelendiğin sorunların hiçbirini yaşamadım, hak verirsinki ciddi firmalar bu teknolojileri çıkarır iken karşılaşılabilecek her koşulu göz önünde bulundurup, mühendislerinin süzgecinden geçirerek piyasaya sürer ve hatrı sayılır yatırımlar yaparlar. Öncelikle bu konuda biraz daha araştırma yapmanı ve yaylı-pistonlu konusunda tam bir karara varmanı tavsiye ederim.
Eger gaz pistonlu almaya karar verdiğini varsayar isek naçizane fikrimi belirteyim.
Stoeger x20 suppressor ü rüştünü kanıtlamış tüfek sınıfına koyabiliriz, hakkındaki tek olumsuz eleştiriyi tahribat konusunda almış ancak isabet konusunda tüm kullanıcılarından tam puan almıştır, kaldı ki grupman çalışması yapacağını belirtmişsin bahsettiğin mesafelerde bu tüfek seni hem fiyatı hem performansı ile güldürecektir.
Diğer bahsettiğin Gamo Bull Whisper ise Gamo nun çoğu tüfeğinde kullandığı 24 joule güce sahip yaylısıdır. Aynı namluya sahip Black Bull IGT Mach1 şuan kullandığım tüfektir. Bu namlu ses konusunda 24 joule de nasıl bir tepki verir bilemiyorum ama benimkinde baya bir sesli patladığını söyleyebilirim, sesten hoşlanıyor isen tabiki sorun değil. Yakın zamanda Gamo nun Whisper IGT sini aldık ve kullanıyoruz. Forumda kullanıcısı ve konusu çok olan bir tüfektir, yaylıda ısrar etmez isen bu tüfeğide araştırmanı tavsiye ederim.

Arkadaşımız atış yapsın yeter mantığı ile aldığı, acil durumlar dışında kullanmayı düşünmediği tüfeğinin özellikleri anlatmış, bende şevrotin kullanımında dikkatli olmasını önerdim, hatta hiç kullanmasa daha iyi. Şevrotinle grupman testine çıktınız galiba onu öveceksiniz şimdide.

Hemşehrim tüfeğin hayırlı olsun. Bu markanın çok eski poze ve çiftelerini duymuştum ama benim bildiğim kadarı ile Alman ya da Çek malı idi. Konya boş durmamış demek ki bu konuda. İstenmeyen durumlarla karşılaşmamak için şevrotin kullanırken çok dikkatli olmanızı tavsiye ediyorum, çok istikrarsız bir fişektir.

Bilgileriniz ile bizleri aydınlatmanızı bekler iken yine bildiğimiz klasik avrupa mal iyidir mantığı ile karşı karşıyayız. Avrupa mal iyidir bunu hepimiz zaten biliyoruz ancak aradığımız şey f/p olarak en iyiyi bulma çabasıdır. Haliyle bu bir hobi ve bunca masrafın arasında kişisel olarak kendimize ayırabileceğimiz bütçe (en azından benim için) sınırlıdır. Bizler elimizdeki envateri en iyisi budur mantığı ile , ben yaptım en iyisi oldu mantığı ile övünmez iken ne yazıkki sizlerin eleştirisine maruz kaldık. Bahsettiğiniz otomatik tüfekler Akdaş 212 kinetik serisi, Stoeger M3000, ve Ata Neo kinetik....bu tüfekler ne kadar sorunsuz ? Yada tüfeğimizi seçmeden önce bu tüfekler ile ilgili hiç karşılaştırma yapmadığımızı düşünüyorsunuz?
Seçtiğiniz bu 3 tüfekte Akdaş ta; mekanizmanın tam kapanmamasından kaynaklı fişek sürme sorunu (rodaj mantığını eleştiriyorsunuz ancak bu sorunun bu tüfekte 500 atımdan sonra azalacağı bilgileri mevcuttur.), ki bu sorun gerek atış esnasında ve gerekse kurma koluna ilk müdahale sırasında da olmaktadır. Akdaş ın herkesin dilinde olan ama köy kahvelerinde fazlaca vakit geçirmediğinizen mütevellit en büyük sorunu vuruş noktası şikayetlerinden hiçmi haberiniz yok. Sıfırlamada 25 mt de 20 cm kayan bir vuruş noktasından bahsediyorum, ki bunun bir istikrarıda yok, kimine sağdan, kimine üstten denk gelmiştir, arpacığı eğik gelenlerden bahsetmiyorum bile... Bu sorun ile tüfeği fabrikayı arayanlar ve çözüm için gönderenler ise trajikomik öneriler ve uygulamalar ile karşılaşmışlardır. Diğer önerdiğiniz Stoeger M3000 ise benimde uzunca gündemimde kalmış ancak alanların %90 ı nın ilk kullanımda en az bir kere servise gidip geldiğini öğrendiğimde uzak kaldığım bir tüfek olmuştur, bir kez servise gittikten sonra tüfek kendini toparlamaktadır. Diğer bahsettiğiniz Ata Neo da yine listemde bulunmuş ancak yerli kinetiklerin genel sorunu bel hizasında gevşek atışlarda tahliye sorunlarından dolayı almadığım bir tüfek olmuştur, youtubede konu ile ilgili videolar mevcuttur. Gazlı mı kinetikmi sorusu hep tartışılagelmiştir, siz temizleme yapmadan uzun atışlar için kinetik alırsınız, ben temizlikten zevk aldığım ve tutuklukla karşılaşmamak için gazlı alırım, kişiye ve zevkine göre değişen bir durumdur, bu arada düşük gramajlarda phenoma sorunsuz çalışmaktadır, yine youtubeden bakabilirsiniz. Sözün özü ne kadar ekmek o kadar köftedir, herkes avrupa kullanmak ister tabiki 4000-5000-TL bütçe ayırabiliyor ise...Fişek konusuna gelir isek yerli yabancı birçok fişeği denemiş biri olarak şuan MECA fişeklerini gönül rahatlığı ile tavsiye ederim. İki katı fiyata alacağınız fişeklerle boy ölçüşecek kalitededir ve umarım böylede devam eder...

Peki siz yıllarca bu işin içinde olan, balistik ölçümlerle harika grupmanlar çıkaran bir (üstad) olarak hangi marka tüfeği kullanmamızı öneriyorsunuz sayın komser. Fakat önereceğiniz tüfek bir zahmet maksimum 1000-1500-TL fiyat aralığında ve yerli bir marka olsun. Phenoma serisi hakkında olumsuz görüşü bir tek sizden duyuyorum ki alış veriş yaptığım av bayisi sahibi dahi (bu işi yıllardır yapan adana Kafkas Av ın sahibi) phenoma kullanmaktadır (elinde olan tüfek çeşitlerini tahmin edersiniz), umarım bu tüfeği kullanmış biri olarak bu yorumu yapmışsınızdır. Her elinde tüfeği olan kişi chrony test yapacak imkanı tabiki olmayacaktır, bunu tahribat, tecrübe ve bilgi paylaşımı ile test eder. Ahmet Bey kardeşimiz elindeki tüfek ve fişek ile gayet güzel atışlar yapmış ve bunu kayda almış, 200 mt atışınıda izlemenizi tavsiye ederim. Takıldığınız diğer bir noktaya gelir isek; poze ve çiftelerde (ve pompalılarda) gaz odası olmaması sebebi ile patlama anındaki gaz kaçağı olmuyor ve haliyle fazla gelen basıncı mekanizmayı kurma veya valf ile dengeleme durumu yok, yani daha hızlı. Fark ne kadar derseniz %5 ile %15 arasındadır (kinetik sistemlerde durum nedir bilmiyorum). Tabi kullandığınız fişeğin gramajını artırarak bunu telafi edebilirsiniz. Bakın başka bir forumda üyenin tecrübesini olduğu gibi copy paste yapıyorum, ama zaten siz bunları çoktan chrony testlere tabi tutup öyle konuşuyorsunuzdur. Bu arada hayatımda hiç köy kahvesinde av muhabbeti yapmadım ama muhakkak çok zevkli bişeydir hele ki güzel bir çay eşliğinde. Sizinde bilgilerinizi okumak ve yanıldığımız noktaları bilmek isteriz, zira bilgi paylaşıldıkça çoğalır. Son bir not daha ekliyeyim, bu işe gönül veren ve imkanı olan herkesin bir adet pozesi ve otomatiği olmalıdır.

Alıntıdır;
"bugün 10 tane tek kurşun ile huğlu yarı otomatiğim ve huğlu pozemi alıp deneme atışlarına gittim.35 metreye 20 ye 15 cm uzunluklarında bir bidon diktim.ilk önce huğlu otomatiğimle ateş ettim.bidon 2-3 takla attı.sonra tekrar diktim.yine aynısı oldu.2 atışın ikisinide vurdum.sonra aynı benzeri bir bidon daha diktim.bu kez pozem ile bir ateş ettim.ortalık toz duman ama malesef bidon aynı duruyor.epey bir canım sıkıldı.sonra ağır ağır nişan alarak yavaşca tetiği düşürdüm ve yine aynısı oldu.bidon hala sabit.şimdi görürsün diyerek bir hışımla üçüncü tek kurşunu koydum pozeme.yine acele etmeden güzelce nişan aldım ama sonuç yine aynı.bidon öylece diktiğim gibi duruyor.tabi ben kendi kendime vay bee 3 kuruşluk otomatik vuruyor ama poze vurmuyor diyorum.bidonun yanına bir gittim birde ne göreyim.3 kurşunun arasında en fazla 7-8 cm var ve hepsinde orta noktaya çok yakın.bu işte bir gariplik var diyerek düşünmeye başladım ve anladım ki bizim huğlu otomatik kaçırdığı gaz kaybından dolayı kuvvette azalma olduğu için bidonu sürüklemiş ama gözünü sevdiğimin pozesi ALLAH ne verdiyse deyip delip geçmiş.o kadar tesirli olmalı ki bidonu hiç kıpratmamış bile.ha esas tuhafıma gidense bu bidon bir taşın tepesindeydi.yani rüzgardan yine göçer.ama maşallah kurşundan göçmemiş.yani diyeceğim şuki kesinlikle bir pozeniz olmalı ama tabi otomatikte ayrı birşey...ilk imkanım olduğunda poze ikincisinde de otomatik alırdım.bu arada poze olarakta huğluyu kesinlikle tavsiye ederim.heleki eskilerden ve kendinden şoklu bulursanız tadından yenmez..."

Evet hemşerim kesinlikle haklısın poze ve çiftede Huğlu yu tek geçerim ama otomatikte beni korkuttu, nitro yu bende çok düşündüm alacağım sıralar ama 66 cm Armsan phenoma aura w de karar kılmıştım. Tek kurşun atışları için 61 cm slug namlu almayı düşünüyorum ama şu sıralar değil, malum farklı namluyuda ruhsata işletme gibi prosedürler var ayrıca sadece namlu dahi bir tüfek parası.

Merhaba hemşerim Huğlu nun otomatikleri pek tavsiye edilmez genel olarak bilirsin ama videolarından sonra bu önyargı bende yıkıldı açıkçası. Videonu izledim, evet gerçektende sapma oranı çok az, harika atışlar yapmışsın. Özkursan ın tek kurşunları hep övgü alır ama denemek nasip olmadı, hafta sonu hemen bir kutu alıyorum. Şuan elimde Sellier Bellot un 5 li tek kurşun 32g paketi var, 5 numara şokta deniyeceğim kısmet olursa.

Ahmet bey tebrikler, tüfek 76 cm gibi duruyor, yivsizlerde gezli slug namlu ile tek kurşun atışları daha uygundur ama 100 metreye göre uzun namlu gerçekten iyi iş çıkarmış. Hangi marka ve kaç gram fişek kullandığınız ile tüfeğiniz şoklu ise şok numarasını belirtirseniz sevinirim.