sedi tarafından yazılan gönderiler

Lütfen Resim Paylaşımlarınızı Galeri Üzerinden Yapınız. Ek Dosya Yükleme İptal Edilmiştir..

Bizimle Paylaşmak İstediğiniz Resimlerinizi Galeri Dışında Link Olarak Vermek Yasaktır. Galeriye Nasıl Resim Yükleneceğini Bilmiyorsanız Lütfen Konumuzu İnceleyin Buradan Açtığımız Konuyu Ziyaret Edebilirsiniz.

    Aslında tam olarak ne amaçla kullanacağınıza bağlı. Eğer avcı iseniz ve domuz avına gidiyorsanız bence yarı otomatik safirler işinizi görür. Ama yeni nesil alın eski nesil de çok takılmalar oluyor. Hayır keyfe keder av yapacağım diyorsanız da tek kırma bir Baikal alabilirsiniz. İyi bir dolum ile ördeği sakarmekeyi cansız düşürebilirsiniz.

    Şu ana kadar bir kaç defa 36 kalibre deneme şansım oldu ama baikal ı çok beğendim. Fiyat olarak ta haklısınız tek kırma için yüksek fiyatlı.

    Syn. Umts Haklısınız ft gibi bir yarışmada nasıl daha çok puan alırım amacı ile pelletlleri tek tek seçmek gerekebilir. Şahsım olarak hiç yarışmalara katılmadım. Yeni 4.5 mm tüfek aldım ufak ufak kafamda katılma düşüncesi başladı. Bence en çok dikkat edilmesi gereken sizin de bahsettiğiniz gibi saçma ağırlıkları ve etek ezilmeleri. Bir kaç defa şahit olduğum bir konu bu etek ezilmeleri. Ezilmiş bir saçma ile hedefi tut tutmanız ciddi anlamda düşüyor.

    Bu sorulara cevap değil ama kendi adıma nasıl taşıyorum onu yazayım.

    Ben aracın el freninin arkasında arka koltuklar için bir adet bardak koyma yeri var orda standart 3 kutu jsb 18 gr ve 1 kutu 30 gr incemehmet taşıyorum. Arabada tüfek olsada olmasada onlar hep orda. Araç 4x4 dağ, bayır, tarla, bahçe, geziyorum. Hiç öyle kollama falan yapmıyorum.

    Her attığımı vurayım iddam yok böyle iyi oluyor.

    Aractan silahı alıp atış yapmaya indiğimde de standart kot giyerim kot pantolonun sağ sol cebine birer kutu koyar malzemlerimi çıkartır atış yaparım yere bir örtü serer kutunun birini açar atışa devam. Benim standartlar bunlar.

    Tam bir TÜRK işi taşıma ve atış sanatı olmuş. Bu arada TÜRK işi derken küçümseme anlamında değil yüceltme anlamında kullandım. Biz Türkler kafa adamıyız, sevmeyiz öyle dolambaçlı işleri ve bence en önemlisi yabancılar kadar hırslı değiliz sanırım, asıl amacımız hedefi hep 12' den vurmak değil, amaç zevk almak, mangal yakmak, toza toprağa bulanmak. Adamlar saçmaların etekleri ezilmesin diye neredeyse tek tek paketleyecekler. Yabancı bir video yayıncısı elma nasıl soyulur onu anlatacak bir bakıyorsunuz ki eldiven takıyor, koruyucu gözlük takıyor vs. oldu olacak birde baret ve metal eldiven taksa daha güzel olacak :) Bizse kestirme ve çok yormayacak işleri seviyoruz, o elma vasıtası ile işkence çekmek değil, elmanın lezzeti ile zevk almak istiyoruz, en yapıyoruz? Elmanın kabuğunda vitamin vardır diyerek soymuyoruz bile.

    Özellikle bu soruya espirili yaklaşmak istedim. Bende atış yapmaya gideceğim zaman Murat beyinde yaptığı gibi 2 kutu saçmayı muhtelif ceplerime atıp nereyi uygun görürsem yere yatmak yada yaslamak sureti ile atış yapıyorum. 200 saçmadan 10 tanesin eteği ezilsin ki atış yaparken hep 12' den vurmayalım. Bu arada siz yine de benim yaptığımı yapmayın, çünkü eve gidince toza toprağa yatmaktan üst baş batıyor ve bu yaşta başınız derde giriyor :P

    Tam istediğim konuymuş murat bey. Teşekkür ederim.
    Mantıken FFP dürbünler PCP tüfeklerde kullanışlı olabilir diye düşünüyorum. Diyelim ki hedefi 100 mt de sıfırladık. Her 10 mt de 1 dot fark ettiğini var sayarsak, 150 mt atışı yapacağız demek ki yaklaşık olarak 5 dot üste aldık ve hedef uzak olduğu için 24x yakınlaştırmaya kadar yaklaştırdık ve artık hedef çok net olarak karşımızda. Dot hesabını yanlış yapmadıysak hedefi net vurabiliriz.

    Diğer SFP dürbünler de ise aynı şekilde 100 mt de sıfırladık, yine aynı şekilde 10 mt de 1 dot farkediyor, 150 mt atış yaptığımızda 5 dot üste alıp, yakınlaştırmayı da 24x e getirdiğimizde hedefi vuramayacağız. Çünkü hem dot hesabı yapmak gerekli hemde yakınlaştırmanın verdiği farkı hesaplamamız gerekecek. İki ayrı hesaplama yapmak gerekecek.

    Arkadaşlar merhaba;

    Uzun zamandır dürbünler hakkında bilgi toplamaya çalışıyorum. FFP ve MILDOT dürbünlerin varlığından haberdar oldum. Daha doğrusu mildot dürbünlerden haberim vardı ama FFP yi yeni tanıdım.

    FFP dürbün den örnek olarak, en düşük yakınlaştırma da 50 mt de sıfırlandığını ve en büyük yakınlaştırma da 50 mt ye atış yaparken değişen bir şey olmadığını yine hedefi vurduğu söyleniyor. Sadece artıkıl çizgilerinin büyüdüğünden bahsediliyor.
    Peki MILDOT dürbünlerde, dürbün en düşük yakınlaştırma da 50 mt de sıfırlandığını varsayalım, Peki dürbünü en büyük yakınlaştırma da 50 mt ye atış yaparken değişen bir şey oluyor mu? Daha önce dürbünüm varken hiç denemedim.

    Aklıma takılan sıfırlama yaparken 6-24 bir dürbün olduğunu varsayalım. 24 yakınlaştırma da mı dürbün sıfırlanmalı yoksa 6 yakınlaştırma da mı?

    Daha önceden aklımda kalan Mildot dürbünler de 50 mt ye sıfırladığım dürbün ile 100 mt atış yaptığım ama aslında kaç mt olduğunu tam bilmiyorum. Yakınlaştırma ile görüntüyü alıp paralakstan ise hedefin kaç mt de olduğunu belirleyip ona gör kaç mildot aşağı yada yukarı atılacağını hesap etmek gerekli diye biliyordum ama bu arada kafama takılan biz yaklaştırdıkça hedefe vuruşunda değişip değişmeyeceği.
    FFP dürbünlerde bunun değişmeyeceğinden bahsediyorlar(mesafe sabit kalmak kaydı ile)

    Bu konuda bilgi olan arkadaşların yorumlarını almak isterim. Sizce PCP lerde MİLDOT mu FFP mi daha kullanışlı?

    Tüfeği sökerken tetik tertibatından sonra yay ve piston kısmında dikkatli ol. Aniden fırlama durumu olabilir onun için önce youtube den sökülme işlemlerini izle. Senin tüfeğin için olmasa bile sitemler bir birine yakın mutlaka izle. Piston keçesi/contası ölçüleri çok önemli 1mm bile gücünü kaybettirir.

    ideal avı aradım yay garanti kapsamında değil istersen yay yollarım ama takamazsınız diyor ayrıca conta yok ellerinde bu durumda kafa iyice karıştı.

    Ben yerli üretimin gelişmesini bu yüzden istiyorum. Çünkü bir hatsan veya kral bu konuda çok duyarlı. En ufak bir arızada gerçekten yakından ilgileniyorlar. Fakat bir gamo, aa, fx gibi markalara muhatap bile bulmakta zorlanıyorsunuz. Bu arada İdeal av Gamo' nun resmi servisi olduğu halde. Diğer markaların burada resmi servisi var mı bilmiyorum.
    Aynı sorunu bende çok yaşadım, dediğim gibi ilk göz ağrım COMETA' nın hemen hemen hiç bir parçasını bulamadım zamanında. Yayını Gamodan beya yaycı mahmut emmiden, gez' i hatsandan, arpacığı kral' dan, keçesini kendi imalatımdan derken tüfek toparlandı. Onun için bence ebay'a felan bakmayın var ise ideal' dan alın. Yada yaycı Mahmut emmi gibi birini bulun güzel bir muadil yay çektirin.

    Sn. acemi , bu forumda farklı kişilerden duymasam at44 ün grupman yapabildiğine inanamam.Bendeki heralde at43 modeli idi, ilk tüfeğimde olunca karavanacı olduğumu zannetmiştim.Tüfek 1 yılda mükerrer olarak 3 defa fabrikaya gitti, en sonunda pes edip forumdan bir üstada teslim ettim ve "eti senin kemiği benim" dedim.Tüfeğin 25 metrede en iyi grupmanı 6-7 cm dikkat edin "en iyi" diyorum. Velhasıl, modifikasyonu bilen kişiler alsın böyle silahları diyorsanız tamam, yok sizin şansınıza böylesi denk gelmiş diyorsanız ona da tamam.

    Bende at44' te güzel grupman yapan arkadaşlara rastladım. Ama aynı şekilde grupman yapamayan arkadaşa da denk geldim. Şöyle ki at44 almak için 2009 yılında bu foruma üye oldum. Aradan 7-8 yıl geçmiş ve at44 hala üretimde. Sanırım Hatsanın ilk pcp deneyimindeki at44' ler başarısız oldu ama sonrasında, özellikle de son ürettikleri özellikle at44' lerde başarılı olduklarını düşünüyorum.

    Bull pup tüfekler taşıma olarak ve yer kaplama açısından çok daha avantajlı oluyor.

    Haklısınız murat bey. Bagajım hatcbag ve normal bir Pcp bagaja plastik kutu ile zor sığıyor. Bullpup tüfeğim yok ama olan arkadaşlardan gördüğüm kadarı ile rahat sığar bagaja.

    Benimde daha önce başıma geldi bu bahsettiğiniz olay. Sanırım 1997 yılında ideal ava gamo cfx Royal almak için girdik ama tüfek kalmamıştı bize başka bir av bayi den cometa marka 4.5 mm tek saçma aldım. Gücü inanılmaz dı. Aradan bir kaç yıl geçti ve çok sık kullanımdan dolayı yayı etkisini yitirdi. Bahsettiğim zamanda yedek parça bulmak çok çok zordu. İnternet yoktu. Kendi çabalarım ile bir kaç boy ve sertlik te yay çektirdim yine olmadı. Uzun süre bu şekilde kullanmak zorunda kaldım. Ve bir gün aklıma geldi, pistonda ki contadan olabilir mi diye. Evet contaymış. Biraz el becerisi ile contayı kendim imal ettim ve eski güç yerine geldi. Biraz el beceriniz var ise rahatlık ile sizde takarsiniz. Aradan 20 sene geçmiş ve bu güne kadar 3 defa conta yenilemişimdir. Bence önce yay sonra conta ya bakın.

    Taşıma konusunda bende arkadaşlara katılıyorum. Kesinlikle pcp arabasız olmuyor. Hatta bende araba var ama tüfek büyük olunca araba küçük olmaya başlıyor. Scuba tüpü taşımak başlıca sorun zaten .
    Tüfek
    Scuba
    Anahtar takımı
    Atış yastığı veya tripod
    Saçma ve diğer ekipmanlar
    .........
    Liste uzuyor da uzuyor .
    Aracınız yok ise mutlaka forumda o bölgede atışa giden arkadaşlar vardır. Hem dost sahibi olursunuz hemde eğlenirsiniz.