Vaşak ve Karakulak yani Lynx ve Caracal soyu tehlikede olan iki muhteşem hayvan. Vaşak, pars izine tabiiymiş. Yıllardır izine bile rastlanamayan, değil tehlikede, soyu külliyen tükenmiş hayvanların avlanmasına hala izin vermek ise nasıl bir insanlık, ben anlayamıyorum.
eblemis tarafından yazılan gönderiler
Lütfen Resim Paylaşımlarınızı Galeri Üzerinden Yapınız. Ek Dosya Yükleme İptal Edilmiştir..
-
-
Talep ve arzın buluştuğu fiyat seviyesi söz konusu malın değerini belirler. Bir ürün alıcı bulduğu fiyat kadar değere sahiptir. Haliyle bir tüfek 600.000 dolara alıcı bulabiliyorsa değeri 600.000 dolar demektir. İktisatta ilüzyon çoktur ama bu onlardan biri değil. =)
-
puanlama kuralları benim yazdığım şekilde, benchrest yarışmalarında o şekilde uygulanıyor, bizde şimdiye kadar öyle uyguladık. şimdi pellet deliğinin yarısı geçtimi geçmedimi ile uğraşmaya gerek yok, futbol kuralları yeşil sahalarda kalsın Erman ile Şansal'la uğraşmayalım hocam
Amerika'yı yeniden keşfetme diyorsun yani abi. Doğru da diyorsun. Ama sonra eşitlikler olursa karışmam. Şimdi gamo hedefin bullseye'ı 13mm. Buna iki taraftan birer 5.5mm daha eklersek oldu mu sana 24mm. E şimdi sen full çekeceksin, ben full çekeceğim(!), Kamuran abi full çekecek, Serdar full çekecek, Murat abi full çekecek, hepimiz full çekeceğiz, sonra ayıkla pirincin taşını.
Uluslararası yarışmalarda aynı puanda iki yarışmacı olursa birincilik vermeyim ikisini de ikinci ilan ediyorlar. Aynı mantıkla bu yarışmada hepimiz sonuncu oluruz ona göre.
-
Cumartesiye kar kalacağını sanmıyorum pazara kadar kar göstermiyor meteoroloji.
Bu arada konsept süper, ben de çok özledim. Hava da soğudu, kar da indi, zor şartların adamı geri dönüyor yani!! =)Puanlama hususunda çizgiye gelen atışlarda deliğin yarısı ya da daha fazlası çizgiy geçmişse bir üst puan sayılmasını öneriyorum. Zaten herkes iyi atıcı, bullseye'ı büyütmeye gerek yok bence. Her hedef kağıdına önceden atıcı isimlerini yazalım, değerlendirmeyi en sona bırakalım.
-
Ben de gelecektim ama bugün malesef arabasızım. Cumartesileri bu durum bir rutine dönüşmeden önüne geçsem iyi olacak.
Özledim yahu herkesi!! =) -
2007 model, en full olanından, benzinli 2.0, 16V otomatik vitesli Scenic ve çok memnunum. En az 5 sene daha değiştirmeyi de düşünmüyorum. Eşimde de 2006 Otomatik Renault Modus var. Bu tip SUV türü araçlar bana daha kullanışlı ve ferah geliyor.
İzninizle bir düzeltme yapmak istiyorum; bu araçlar SUV sınıfına dahil değil. Scenic Compact MPV(Multi Purpose Vehicle, Çok amaçlı taşıt), Modus ise Mini MPV sınıfında araçlar. SUV(Sport Utility Vehicle, Spor hizmet taşıtı) ise "Jeep tarzı" dediğiniz araçların dahil olduğu segment. Yani bir Jeep Grand Cherokee ya da Land Rover Discovery SUV segmentinde araçlarken, Toyota Corolla Verso, Opel Zafira, Ford Focus C-MAX, Renault Scénic gibi araçlar ise MPV segmentine dahil.
-
Mustafa bey, LPG yada Otogaz her neyse. Havadan daha ağır olduğundan özellikle çok katlı ve yer altındaki otoparklarda otoparkın en alt kısmında birikir. Bu da zaman içinde bir gün patlamaya yol açabilir. Bu yüzden LPG'li araçları kapalı otoparklara almıyorlar. Tabii bunda en büyük etken yetkililerin güvenemediği kalitesiz işçilik ve malzeme kullanılarak montajı yapılmış LPG kitleri. Düşünsenize bu gibi her gün 10 arabadan 100 cc gaz kaçağı olsa otopark bir gün aniden havaya uçabilir.
Evet lpg havadan ağır bir gaz. Fakat devlet bu dönüşüm için belge veriyor, bunu araç ruhsatına işliyor, sızdırmazlık raporları düzenliyor ve bu araçları trafiğe çıkarıyorsa kimsenin tüm bu yasal kontrollerden geçmiş araçları tecrit etmeye hakkı olmamalı. Alışveriş merkezi gibi komplekslerin büyük çaplı kapalı otoparklarında her şeyden önce otopark içindeki egzos gazını tahliye etmek için çok kuvvetli havalandırma sistemleri kurulması gerekir. Doğru kurulmuş ve eksiksiz çalışan bir havalandırma sistemi varsa oda sıcaklığında buharlaşan lpg sızıntılarını da tahliye edecektir. Kaldı ki devlet lpg dönüşümü yapılmış araçların her yıl sızdırmazlık kontrolüne girmesini mecbur kılmıştır ve artık muayenesi yapılmış, yasal olarak trafiğe çıkan her araca birer sızdırmazlık raporu verilmiştir. Hal böyleyken bir güvenlik görevlisinin tamamen yasal ve kontrolleri tam olan aracınızı otoparka almaması insanın tepesini attırıyor. Benzin de çok yanıcı bir uçucu gaz. Lpg sızıntısı kadar benzin sızıntısı da tehlikeli olabilir. Bu biraz da aynı alışveriş merkezlerinin girişlerindeki güvenlik kontrollerindeki "dostlar alışverişte görsün" tavrını andırıyor.
-
Evren bu doğal gaz konusunu biraz araştırsanda bizi daha ayrıntılı aydınlatsan, sadece duyum olarak sisteminin çok pahalı olduğu, dolum istasyonlarındada yatırım tutarının çok yüksek olduğu vs... duymuştum, siz Ankaradasınız sanırım ankarada belediye otobüslerinin bir kkısmı doğal gazla çalışıyordu, doğal gaz LPG ye göre neredeyse bedava ama performans vs.... detaylar nedir bilmiyorum.Mustafa abi bizim arabada da Murat abinin bahsettiği BRC Sequent Fast sistem takılı. Depo değişikliği ile CNG yakabiliyor. Ankara'daki otobüslerin neredeyse tümü doğalgazlı ama sivil hizmet veren istasyon bir tane varmış sanırım. Yanma kalorisini falan hiç bilmiyorum ama ne yalan söyleyeyim...
Bu arada lpg sistem taktırmayı düşünenler olursa tavsiyem ya Prins, ya da BRC tercih etmeleri yönünde olur.
-
Benzinli araç mı Diesel araç mı ? Aslında bu kritik bir soru ? Eğer yılda 30 bin km'den az yol yapıyorsanız Benzinli daha avantajlı olabiliyor. Malum Diesel aracın ilk sahip olma maliyeti daha yüksek. Bakım aralıkları daha kısa. Bu yüzden kendisini amorti edebilmesi için en az 3 yıl kullanmanız gerekiyor. Eğer 3 yılda bir araç değiştiriyorsanız diesel'in pek bir avantajı kalmamış oluyor. Sonuçta seçim sizin. Hayırlısı olsun.
Katılıyorum. Hatta buna bir de benzinli motorların yarı ömrüne sahip olmasını da eklemek gerek. Dizel çok yol yapan kullanıcılar için avantajlı fakat ben yine de lpg'yi tercih ederim. Hem ucuz, hem de doğayı benzinden de mazottan da çok daha az kirletiyor. Hatta ufak bir depo ve şamadıra değişikliği ile doğalgaz da yakabiliyor. =)
Bu arada aracınız hayırlı, kazasız belasız olsun Caner Bey.
-
Hem The Jackal'da, hem de Shooter'da uzuktan kumanda yönetilen silahlarla süikast düzenleniyordu.
-
Atış yaptıkça gelen hava hava namlu ceketinin tahliye deliklerinden çıkıyor olsa gerek. Bir kaçak olduğu anlamına gelmiyor yani.
-
Her atıştan sonra kuruyorsun, sen tüfeği kurduğunda şarjör otomatik yükleme yapıyor.
Akın Bey uyarısında haklı. Sen de böyle silahları yetişkin gözetiminde kullanarak en doğru şeyi yapmış ve bu hobiye ilgi duyan yaşıtların için örnek oluşturmuş olursun.
Bu arada forumdaki yazışmalarda yazım ve imla kurallarına riayet etmeye özen gösteriyoruz. Büyük harf ve noktalama işaretlerinin doğru kullanımına biraz daha dikkat edersen daha iyi olur. =)
-
12 pelet kapasiteli şarjör kullanır T12. Güç konusu ise çok göreceli. Hangi kalınlıkta, hangi metali, hangi mesafeden, hangi peletle deler mi mesela? Bu konuda forumda yazılmış oldukça yazı var. Eski konuları bir araştır, havalı silah terminolojisini öğren. T12 ile ilgili dünya kadar konu var forumda. Sayfanın sağ üst tarafındaki arama kutusuna T12 yazarsan bir ayda okuyamayacağın kadar yazı çıkacaktır karşına.
-
Atıcılara güvenim tam abi. =)
-
Yaşa Osman abi! Imageshack'de bir problem vardı, atamamıştım fotoları. Hatta Mustafa Abiye yollamıştım bir de o denesin diye.
-
Tüp de, tüfek de basınç altında saklanabilir. Hatta basınç altında saklanması boş saklanmasından daha doğru olur.
-
Haha, halledersin sen abi. Olmazsa beraber yaparız, ezberledim artık AA ları. =)
A vidasını çok fazla gevşetilmesi en kötü ihtimalle tüfeğin kurulmamasıyla sonuçlanabilir ki buna sebebp olacak kadar kısa bir yay kullanmış olacağını sanmıyorum AA'nın. Fakat tetik tehlikeli biçimde hassaslaşabilir. -
Abi bilgileri bi paylaşsak biz de belki faydalanırız...
Abicim paylaşınca Hatsan düşmanı diye linç başlıyor. Ben kendi tüfeğimde aynı hataya rastlamış fakat belki sadece bu tüfekte olan bir hatadır diye yazmamıştım. Köksal'ın tüfeğinde de aynı soruna rastladık ve düzelttik. Yine de belki tüm tüfeklerde olan bir sorun değildir. Örneğin Rıfat abi'nin tekli Raider'ın de bu sorun yoktu. Ama belki de teklilerde yoktur da sadece 10'lularda vardır. Yine de bir kaç tüfekte daha karşılaşmadan yazmak istemiyorum.
-
Arkadaslar hepiniz iyi guzel soyluyorsunuz ama sunu atlıyorsunuz tamam yarının enerjisi bor ama o bile bir yere kadar amerika ve daha bircok ülkenin pesinde oldugu maden toryum ewet yanlıs duymadınız TORYUM yani dünyanın en temiz nükleer enerjisi ve oda bor gibi cok yuksek oranda türkiyede söyle anlatayım amerikanın bir savas gemisi var gemi nükleer calısıyor televizyonun dedigine gore 20 yıl kıyıya yanasmayabilirmiş neyse biraz fazka atmıstır ama siz dusunun gucunu hatta sunuda soyleyim Muhsin yazıcıoglu bu olaydan haberdar oldugu biliniyor Bunun yuzunden helikopteri dusurulmus deniyor. Dusuruldugu gun oradakılerle canlı yayın yaptılar birisi aksam 2 helikopter gidiyordu demiş tabi birdaha cıkmadı o adam neyse inşallah bunlar cıkarılır bu arada toryumun fiyatı bordan katbekat fazla
Bu rezervler kimsenin bilmediği ve saklanmaya çalışılan şeyler değil ki.
http://en.wikipedia.org/wiki/Thorium#Distribution
http://en.wikipedia.org/wiki/Boron#OccurrenceTürkiye dünya bor rezervlerinin %72'sine sahip. Toryumda %17 gibi bir rezerv payı var.
Bu arada ABD bor rezervlerinde Türkiye'den sonra ikinci zengin ülke ve uzun vadede ihtiyacı olan boru kendi yataklarından sağlayabilecek kadar rezerv sahibi. -
Rica ederim Köksal'cığım, maksat muhabbet, gırgır şamata.. =)