eblemis tarafından yazılan gönderiler

canerkeser yazdı:

Bu mantıklı geliyor. Ama anlamadığım birşey var .Dediğiniz durum örneğin hafif pellet 125m/s ağır pellet 110m/sn hızla namludan çıkıyor ise doğru olabilir. Fakat hafif pellet 125m/sn ağır pellet 90m/sn hızla fırlatılıyorsa doğru olmayabilir. Benzer örnek ağırlık içinde söylenebilir. Aralarında 0.3 dr fark varsa ağır pellet daha uzağa giderde 0,8 gr fark varsa, ağır olanın (atıyorum) 10m de yere çakılması kaçınılmaz olur. Sonuçta ağırlık ve çıkış hızlarının derecesi de önemlidir herhalde ve de pellet ne kadar ağır ise o kadar uzağa gider sonucunu çıkarmamak gerekir diye düşünüyorum. Sanırım bunu net olarak görmek için krono lazım.

Haksız değilsiniz. Bizim bu silahlarda kullandığımız ağırlıklar için genel itibarıyla daha ağır olan daha yüksek menzile sahip oluyor fakat ekstrem noktalarda bu durum muhtemelen tersine dönüyordur. Bununla ilgili bir araştırma yapacağım.

Ankara tarafına yolunuz düşerse beraber bakalım, sebebini görelim.

Hafif pelet yüksek hızda namludan çıksa da düşük ataletinden dolayı hava direncine ağır pelet kadar karşı koyamaz. Yani kısaca taşıdığı kinetik enerjiyi ağır pelete göre çok daha çabuk kaybeder. Bu sebeple özdeş iki silahtan aynı açıyla aynı anda atılan iki peletten hafif olan hızlı bir çıkış yapsa da çabuk yorularak enerjisini daha uzun süre koruyabilen ağır pelet tarafından geçilir ve geride kalır. İki pelet yere aynı anda düşeceği için de hafif pelet daha kısa mesafe katetmiş olur.

Premiere ve Final Cut'ın çok benzer olduğu söyleniyor. Öte yandan bir de Avid var tabii. Mac versiyonu durumlarını öğrenmek gerek.

Elinize sağlık, yakında Final Cut Pro'ya dalış yapacağım sanırım ben de...

ozzy32 yazdı:

selamlar soda şişeleri de sanırım işimize yarar değil mi.bu arada EVREN kardeşim ben GRT - III tetiği sipariş ettim gelince yardımcı olursan sevinirim bu konuda benden daha bilgilisin.bir de cfx in o-ring i var ya ona da bir bakalım uygun bir zamanında artık bir yol yöntem bulacaz.Kırılan hedefi de bir modifikasyondan geçirdim artık kırılacagını sanmam.hepimize hayırlı uğurlu olsun. cem abi unut sigarayı artık.Adını bile anma ben öyle yaptım. SAYGILAR SEVGİLER BİZDEN

Tabii bakarız.

Evet ANkara Offroad Şampiyonası 2. Yarışı var bugün. Saat 13:00'da start alıyor. Gelmek isteyenler için onu da belirtmiş olalım böylece.

Konu kimin daha büyük balık yakaladığı değildi sanıyorum.

Alper erken gelmişsin biraz? =)

Kadir abi Gamo tetik mekanizmasını ilk gözağrım CFX sayesinde avucumun içini bildiğimden daha iyi biliyorum. Eğer tetiğin diğer yüzünde fotoğraftan göremediğim bir değişiklik yapmadan Gamo tasarımını doğrudan kullandılarsa uzun parça anti-beartrap ve öndeki ikinci ufak tetik ise manuel emniyet.

Gamo sisteminde emniyet sadece o ufak tetikten ve onun "klik"li hissiyatını veren ve fotoğrafta görünen yaydan ibarettir. Tetik bloğunun önüne doğru uzanan parçanın diğer ucu kurma koluna bağlıdır ve kurma kolu kırıldığında tetik bloğuna bağlandığı yerde bulunan yayın çekmesiyle o uzun parça geriye kayarak tetik bıçağının üzerindeki hususi pimin arkasını kapatarak tetiğin hareketini engeller. Kol geri kapatıldığında parçayı ileri çekerek tetik yolunu boşaltır. Bu sayede tetik sadece kurma kolu kapalıyken çekilebilir.

sideprensi07 yazdı:

bahseddiğin delikli metal çubuk emniyet mekanizmasını kuruyor bildiğim kadarı ile

Tetik resimdeki açıdan görüldüğü gibi Gamo klonuysa o metal parça kurma kolu açıldığında tetik tarafındaki ucunda bulunan yayın çekmesi ile yarım santimetre kadar geriye kayarak tetik üzerindeki bir pimin önünü kapatarak tetik hareketine engel olur.

Levent Bey silahınızda bir sorun olduğu açık. Ben sadece sorunun nerede olduğunu bulmaya çalışıyorum. Görüp incelemeden "bu sistem var diyorlar ama yok" denilmemesi gerektiğini düşünüyorum.Fotoğrafta da behttiğimiz sistemin var olduğu görülüyor. Demek ki firmanın bilgilendirme safhasında bir kötü niyeti yok ama bir yerlerde bir tasarım ya da üretim hatası mevcut.

Oo, o zaman parti var. =)

Silahsız ve tehlikesizim Erdem abi, kıyma bana.

Bu arada buluşmaya ilk kez kaytılmak isteyenler için haritamızı da verelim:

AnkaraTeam Buluşma Noktaları Haritası
Linkteki haritayı sağ üst köşeden "satellite" seçeneğini seçerek görüntülerseniz buluşma noktalarımızı görebilirsiniz.

Yarın Ertuğrul Fırkateyni ve Jimi Hendrix anısına şişe kurban edelim.

Elimden geldiğince erken saatte önce Paintsign, orada kimse yoksa 1. Çamlık'ta olacağım. Yine silahsız geleceğim.

Tamam polise de haber vermeyeceğim, nolur bana da şişe bırakın.

Perspektif gibi düşünebilirsiniz paralaksı. Hedef görüntüsünü ve artıkılı önlü arkalı sabit bir şekilde yerleştirdiğinzi düşünün. Kafanızı sağa sola oynatarak bakış açınızı değiştirdiğinizde perspektifiniz değişecek ve artıkıl arkadaki hedef görüntüsünün tek noktasında sabit kalmayacaktır. İşte bu tam olarak paralaks hatasıdır. Paralaks ayarı ise mercekleri hareket ettirerek hedef görüntüsünün iki odak noktasından birini(standart dürbünlerde ikincisini, first focal plane dürbünlerde ilkini) tam olarak artıkılın üzerine düşecek şekilde ayarlar. Artıkılın bulunduğu nokta dürbünden bakıldığında net bir şekilde görülecek ve görüntü netliği ayarlandığında aynı zamanda paralaks hatasının da ortadan kalkacağı şekilde belirlenir. Böylece dürbünden baktığınızda hem artıkıl hem de hedef net bir şekilde görülüyorsa paralksınız da doğru şekilde ayarlanmış demektir.

Fotoğrafçılıkta kullanılan "perspektif" terimi aslında paralaks yerine yanlış olarak kullanılıyor. Perspektif aslında çizim ve resimlerde kullanılan, üç boyutlu bir nesnenin resmedilmesi sırasında nesnenin hatlarını kağıt üzerindeki izdüşümünün çizilmesiyle resme üçüncü boyut havası verilmesi tekniğidir. Hani zamanında Osmanlı'da yasak olan ve minyatür türü resimlerin ortaya çıkmış olmasına sebep olan üç boyut tekniği var ya, o perspektif işte. Fotoğrafçılıkta ise örneğin birbirinden uzak nesneleri fotoğraf üzerinde yanyanaymış gibi göstermek perspektif kullanımı olarak bilinse de aslında paralaks kullanımıdır.

Şöyle elim bir flash falan tutsa animasyonunu hazırlayacağım ama.. =)

Kadir abi mod48'deki sistemle bundaki sistem farklı. Mod48 yanlış bilmiyorsam tetikten bağımsız bir kilit mekanizması. Yani tüfek kuruluyken tetik düşürülebiliyor ama tetik düşse bile kol kapanmıyor olması lazım. Gamo'da ise sistem tetik üzerinde bulunuyor ve kol açıkken tetiğin düşmesini mani oluyor. Tabii eğer tüfek kuruluyken tetiğe dokunulmadan ateş etmişse tetik tırnağının ya da tetik mekanizmasındaki elemanlardan birinin kırılmış olması ihtimali de orataya çıkar.

[quote='sideprensi07',index.php?page=Thread&postID=141598#post141598]
[Resim Engellendi: http://img251.imageshack.us/img251/5964/skm03.jpg]

Bu fotoğrafta Gamo kopyası tetik ve anti-beartrap mekanizması (tetikten öne, kurma koluna uzanan delikli metal çubuk) açıkça görülüyor. Demek ki üretici özelliklerde yalan beyanda bulunmamış ama sistem düzgün bir şekilde işlemiyor. Tabii arkadaşınızın tetiğe basıp basmadığından emin değilseniz problem bambaşka bir yerde de olabilir.

Silahı deneyerek böyle bir sistemin yokluğundan bahsedemeyiz. Belki gerçekten bir sistem var fakat bir tasarım hatası sebebiyle çalışmıyor olabilir. En doğrusu silahı sökerek böyle bir sistemin olmadığını görmeden kesin konuşmamak. "Ha yokmuş, ha çılşmıyormuş ne farkeder?" diyebilirsiniz lakin kullanıcı bu ikisi arasında bir fark olmasa da üretici için büyük fark var. Bir kere eğer böyle bir sistem yoksa üretici silah özelliklerinde hatalı bilgilendirme yapıyor demektir. Ayrıca bu sistemin hiç bulunmadığı bir silaha anti-beartrap eklenmesi ile zaten mevcut olan ama çalışmayan bir sistemin düzeltilmesi arasında ciddi bir fark var.

Eğer sistem var da çalışmıyorsa bu durum firmanın deneyimcisliğine verilebilir fakat bu sistem silahta hiç yoksa o zaman özelliklere yazılması iyi niyet sınırları içinde açıklanamaz.

Bu arada silahın doldurulması esnasında anlattığm tutuş şekli tetiğin düşmesine engel olacak bir tutuş değil zaten. Kurulu bir silahın tetik düşme ihtimali her zaman vardır. En gelişmiş mekanizmalarda bile bir parçanın kırılmasıyla tetik kendi kendine düşebilir. Benim anlattığım tutuş tetik düşse bile kurma kolunun kapanması ve kullanıcıyı yaralamasını engeller. Parmağı tetik üzerinde tutmamak zaten ilk sıradaki güvenlik önlemidir fakat anlattığım tutuşta da eğer üç eliniz yoksa silahı doldururken parmağınızı tetiğe koyamazsınız.

Kurma kolu açıkken tetik düşmesini engelleyen anti-beartrap adındaki mekanizmanın bulunduğunu söylüyor üretici. Bu mekanizma bulunmasa özelliklere yazamazlar. Açıkça bir montaj ya da ayar hatası varmış tüfeğinizde. Zaten okuduğum kadarıyla üretici de tüfeğinize garanti kapsamında servis veriyormuş.

Bunun benzeri olaylar pek çok üreticinin ürününde yaşanabiliyor. Yanlışlıkla tetik düşmesiyle parmağını kıran ya da koparanlar var dünya çapında. Zaten pistonlu havalı tüfek kullanımının en önemli kurallarından biri tüfeği kurduktan sonra koltuk altına sıkıştırıp tek elle kurma kolunu tutarak doldurmaktır. Böyle kazalar en üst seviye ürünlerde bile gerçekleşebilir. Nihayetinde mekanik cihazlar bunlar.

Dipçikteki yanak yastığını yükselttiğinizde gez ve arpacığın görünmemesi de gayet normal. Ayarlı yanak yastıkları farklı dürbün ve dürbün ayaklarına en uygun kaynak pozisyonunu sağlamak amacını taşır. Öncelikli amacı gez ve arpacıkla kullanım değildir.