kasap tarafından yazılan gönderiler

Lütfen Resim Paylaşımlarınızı Galeri Üzerinden Yapınız. Ek Dosya Yükleme İptal Edilmiştir..

Bizimle Paylaşmak İstediğiniz Resimlerinizi Galeri Dışında Link Olarak Vermek Yasaktır. Galeriye Nasıl Resim Yükleneceğini Bilmiyorsanız Lütfen Konumuzu İnceleyin Buradan Açtığımız Konuyu Ziyaret Edebilirsiniz.

    Benim Evanx'in tüpü 400cc. Barrage için de bir fikir verebilir. Atışa gideceğim sabah evde pompa ile dolduruyorum. Pompa 100 kez bastığımda ısınıyor. O yüzden 100 pompada 5dk bekliyorum. 100 basışta 5dk bekleyerek 300 kez bastığımda 100 bardan 200 bara çıkıyor. 95 kiloyum. Vücut ağırlığımı kullanarak bastığım için beni hiç yormuyor. Aksine, spor oluyor benim için, memnun oluyorum. 200 bardan 100 bara kadar 60 atış yapabiliyorum, o da bana yetiyor ve günü kapatıyorum.

    Tüfeğim eskiyor ve ben de bulpup tarzı taşıması kolay, boyu 75cm civarı bir tüfek almak istiyorum. Ancak kafama takılan bir konu var ki o da şöyle. Mevcut tüfeğimle 0 - 50 metre arasındaki herhangi bir mesafedeki pet şişe kapağı büyüklüğündeki hedefleri hemen her atışta vurabiliyorum ve 0 - 50 metre arasında hedef mesafesini kestirmeye ihtiyaç duymuyorum. Ancak, bulpup tüfeklerde dürbün picanity rayın üzerinde ve dürbün ekseni ile namlu ekseni arasında neredeyse 10cm gibi bir fark var. En azından fotoğraflarda öyle görünüyor. Bu durumda, bulpup bir tüfek 30 metreye sıfırlandığında 15 metredeki hedefi 5cm aşağıdan, 45 metredeki bir hedefi 5cm yukarıdan mı vuruyor? Dürbünün bu kadar yukarıda durmasının atışlara negatif etkisi yok mu?

    Hem bulpup hem normal kundak kullanan bir arkadaş görüş verebilir mi acaba?

    Bu tabancayı bozan acemi benim u½%; CO2 tüp sıkıştırma vidasını biraz fazla sıkıştırdım ve maalesef kırıldı.
    Doğrusu tamir edemeyeceğimi anlayınca ne yapsam diye düşündüm. Çöpe atsam yazık olacaktı.
    Sonra satılık bir dürbün ilanı için takasa girdim ve çok hesaplı verdim tabancayı, belki birisine yarar umuduyla...
    Şimdi burada tamir edildiğini ve çöpe gitmediğini görünce ne kadar sevindim anlatamam.
    Ellerinize sağlık. Tebrik ederim hocam.

    Geçen hafta 3-5 kutu pelet sipariş etmiştim, sağolsun, yanında hedef kartları da göndermiş. Yusuf Bey on numara beş yıldız. Uç kuruş pahalı olsun Aksu Av dan olsun. Gerçi pahalı da değil. Zaten indirimde olan bir tüfek için aradım, onda bile 5% indirim yaptı.

    5&6. Adını bilmediğim bu ünite üzerindeki iki adet O ring
    airgunturk.com/attachment/35338/

    7. Sıvı conta ile desteklediğim O ring
    airgunturk.com/attachment/35339/


    Evanix Windy City eski bir tüfek ve artık çok kullanıcısı kalmamış olabilir. Ancak PCP mekanizmaları birbirine benzer olduğundan bu bilgilerin belki diğer tüfekleri kullanan arkadaşlara da faydalı olabileceğini düşünüyorum.

    Tüfeğin bakımını yaparken dikkatimi çeken bir husus kesinlikle hiçbir söküm takım işleminde aşırı güç uygulamam gerekmediği oldu. Bence bakım yaparken güç uygulamanız gerekiyorsa bir noktada yanlış yapıyor olabilirsiniz ve bunun sonucunda tüfeğiniz kalıcı olarak zarar görebilir.
    İkinci konu ise insan bazı noktalarda tıkanabiliyor. Benim tıkandığım noktalarda "yeditepeli" ve "manurhin" nickli üstadlar yardımlarını esirgemedi. Kendilerine teşekkür ederim.

    Tüfek üzerinde bulabildiğim tüm O ringler bunlar oldu. Ancak içimden bir ses başka O ringlerin de olması gerektiğini söylüyor. Çünkü tüm bu O ringler sanki birbirine eklenmiş boruların ek yerlerinde sızdırmazlığı sağlıyan parçalarmış gibi geliyor bana. Esas havayı açıp kapayan mekanizmayı bulamadığımı düşünüyorum.

    Gördüğüm kadarıyla bu sitede bu işin duayenleri, nirvanaya ulaşmış pek çok üstadımız var. Acizane ben amatör bir ruhla elimden geleni yapmaya çalıştım. Umarım faydalı olmuştur. Değişmesi gerekli diğer O ringler konusunda yardımlarınızı esirgemezseniz sevinirim.

    Tüm hobidaşlara keyifli atışlar dilerim :)

    Sıvı contanın kuruması için iki hafta bekledikten sonra dün akşam hava bastım tüfeğe ve 150 barı biraz geçe bıraktım.
    Ve sabah da ilk atışımı yaptım tüfekle. Şu an sorun yok gibi duruyor sanki ama hava kaçağı olup olmadığı bir müddet bekledikten sonra ortaya çıkacaktır.
    Değiştirdiğim O ringlerin kaçırmayacağından eminim. Oldukça temiz bir işçilik oldu.
    Değişen O ringler aşağıdaki gibi:

    1. Namlunun ucunda, namlu ile ceket arasındaki O ring
    airgunturk.com/attachment/35326/

    2. Namlunun girişinde, pelet yükleme noktasındaki O ring
    airgunturk.com/attachment/35327/

    3. Şarjörlerdeki O ringler
    airgunturk.com/attachment/35335/

    4. Tüpün ağzındaki O ring
    airgunturk.com/attachment/35336/

    Burada karşıma çıkan conta biraz farklı.
    airgunturk.com/attachment/35323/airgunturk.com/attachment/35324/
    Bu contayı eskişehirde bulamadım. Hal böyle olunca biraz incelemek gerekti contayı ve fark ettim ki orada sanki yuvarlak bir conta ve etrafında oluşmuş bir katman var gibi duruyor.
    Yuvarlak contanın aynı ebatında olanından aldım, yerine oturttum ve etrafına taşmayacak şekilde sıvı siyah silikon conta sıktım.
    airgunturk.com/attachment/35325/

    Bakın, bu Gamo dürbün stoperi tüfekle birlikte geliyor.
    airgunturk.com/attachment/35287/

    Önce bunu takacaksınız. Ortasındaki setuskur ile stoperi tüfeğe sabitleyeceksiniz. Sonra, stoperin önüne tek parça dürbün ayağı takarak dürbünü bağlayacaksınız. Bende Gamo'nun stoperi paçalandı. Hatsanın stoperini alıp taktım. Zımba gibi oldu.

    Kralın tüfeklerini ben de beğeniyorum.
    Gördüğüm kadarıyla tüm sektörlerde önce kopyalama ile işe başlanıyor. Çünkü sıfırdan girip yeni bir tasarımla ortaya çıkıp başarılı olmak çok olası değil. Tasarım yapmak farklı uzmanlıkların bir arada çalışmasını gerektiriyor. Malesef ülkemizde üniversitelerimizde verilen eğitimin kalitesi yeterli değil. Çalışanlar yeni tasarım yapabilmenin çok uzağında. Mevcut çalışan bir sistemin nasıl çalıştığını dahi dört dörtlük biliyorsa işveren olarak şanslısınız.
    Ayrıca, AR-GE ve birlikte çalışma bir kültürdür. Bu kültür malesef bizde yok. Medeniyetler taş üstüne taş koyarak gelişiyor. Bizde taşın üstüne ikinci taşı koyduğumuzda ne olduğunu kaydeden ve bir sonraki nesile bu bilgiyi aktaran bir mekanizma mevcut değil. Zaten bu yüzden de teknolojinin hiç bir alanında kendi tasarımlarımız yok. Ancak, özel sektörde yeni yeni kıpırdanmalar görüyorum. Her ne kadar şu ana AR-GE değil ÜR-GE yapılıyor olsada gelecek vadediyor bence.
    Bu anlamda hem Kral ve hem de Hatsan'a teşekkür ediyorum. Her ne kadar tasarımlar kopya da olsa güzel. Ancak, buraları okuyorlar yada kulaklarına gidiyorsa, umarım AR-GE birimlerini geliştirir ve bu kültürün oluşması için memleket adına girişimlerde bulunurlar. Başlangıç için iyi bence. Ancak hiç bir kopya aslından iyi olamaz.

    Hem PCP hem yaylı kullanmış biri olarak ikisinin de yerinin ayrı olduğunu söyleyebilirim.
    Güçlü bir yaylı alırsanız üzerinde dürbün durdurmak gerçekten mesele olabiliyor. Dürbün ayarı yapmaya çalışmaktan hobinin keyfini süremeyebiliyor insan.
    PCP de ise atışa gitmeden önce bir hazırlık aşaması gerekiyor. Atış yapmak gerçekten keyifli. Tepme yok, ses yok, isabet yaylı ile kıyas götürrmeyecek kadar iyi. Ancak tüp doldurtmak, yoksa pompa ile PCP nin tüpünü doldurmak gerekiyor. 3, 5 atış yaptınız, sonrasında tüpte hala hava kaldıysa o da başka bir problem.
    Ben en çok orta güçlü yaylı grubunu seviyorum. İstediğin zaman eline al, git istediğin kadar atış yap.
    Sitede pek çok satılık ilanı var. Çoğu da sıfır ayarında. Gördüğüm kadarıyla genelde zaman bulup pek atışa gidilemiyor çünkü.