ihtiyar tarafından yazılan gönderiler

Lütfen Resim Paylaşımlarınızı Galeri Üzerinden Yapınız. Ek Dosya Yükleme İptal Edilmiştir..

Bizimle Paylaşmak İstediğiniz Resimlerinizi Galeri Dışında Link Olarak Vermek Yasaktır. Galeriye Nasıl Resim Yükleneceğini Bilmiyorsanız Lütfen Konumuzu İnceleyin Buradan Açtığımız Konuyu Ziyaret Edebilirsiniz.

    Çalışma tarzın için bir şey diyemem seçim senin. Gençliğimde "Buldum, buldum, bunu ben buldum." dediğim çok olmuştur. Nevar ki sonrasında da "Kahretsin, gene mi benden önce, hem de yıllar önce." demişimdir. Bu tür üzüntülerden sonra, bir işe başlarken, o konuda yapılmış olanları etraflıca araştırmayı adet edindim. Altmış küsur yılda bir kaç fare tuttuğum olmuştur.

    Sarı veya pirinç bolca bulunuyor, bunu bende biliyorum. Ama bakır oranı ve yanındaki diğer metallere göre değişen pek çok tipi var. Benim bahsettiğim, tüm bakır alaşımları arasında işlenebilirliği en yüksek olan. Dışarıda bu alaşıma "Free cutting brass" deniyor.

    Balistik performansı yüksek mermilerin ortaya çıkışı 80 li senelerde, aslına bakarsanız pek te yeni bir şey değil. Neredeyse 70 yıl önce W. Haack (alman) bu konuda yayınladığı makalesinde tüm matematiksel verileri belirtmiş ve çeşitli modellemeler yapmış. Bu yayım 2. dünya harbi sonuna kadar saklanmış. Günümüzde yapılan ise Haack'ın formüllerinin, modern makineler yardımı ile, yeniden hayata geçirilmesi.
    Bisikleti yeniden keşfetmeye çalışmak, zaman ve malzeme israfından başka bir şey değildir.
    Bilgi ve deneyim birikimlerinden faydalanmak ve mümkünse üzerine birşeyler ilave etmek daha akılcı görünüyor.

    Benim bakır önerim, sert bakır çubuktan işlenip sonra tavlanması yönünde idi.

    Bu tip mermi üretimi yapanlar, bakır ve bakır alaşımları kullanıyorlar. En popüler olanı sarı (brass) malzeme. Piyasada bulunur mu bilmem ama araştırmak istersen ASTM B16, SAE J461 veya J463 ya da UNS C36000 olarak anılıyor.

    Örnekler için : http://www.lehighbullets.com/

    Haack'ın makalesini de yüklemek istedim fakat, 5MB ye kadar müsaade olmasına rağmen 2.4MB dosya için hata verdi. İlgilenen olursa mail ekinde gönderebilirim.

    Zehirli olan, metalik kurşun değil, kurşunun suda veya yağda çozünebilen bileşikleridir. Bunlara suda erimeyen fakat mide asidinde çözünenleride katabiliriz. Bir pelleti yutarsanız (tavsiye edilmez), sadece yüzeyindeki çok ince oksit tabakası midede çözünür, geri kalan kısım sindirim sisteminden geçip malum yerden dışarı atılır. Bu midede çözünen miktar akut bir zehirlenmeye yol açmaz. İstanbul havasından daha fazlasını alıyoruz.

    Ancak pellet çiğnemeyi alışkanlık haline getirirseniz, uzun zaman içinde, kronik zehirlenme belirtileri görülebilir.

    Üstadım bu tasarım 1000 değil 3000 fps'de de sorun yaratmaz. Halen kullanılmakta olan ateşli mermilerinin yarıdan fazlası "boat tail" değil.
    Tavlanıp yumuşatılmış bakırın sertliği kurşundan biraz fazladır, Buradaki bantlar 0.7 mm eninde, (0.5 mm de olabiir) çap 5.52 veya 5.54 mm olursa Eley solid ile yaşadıkların yaşanmaz. (Eley solid'lerde kesme bandının çapı 5.7 mm ve 4 mm boyunda.)

    Merminin namlu içinde tam tur atması gibi bir zorunluluk yok. Aksi halde tabancalar bir işe yaramazdı.
    Esas olan merminin kendi ekseni etrafında, birim zamanda yaptığı tur adedi ki bu da mermi hızı ile bağıntılı.
    1:12" twist (30 cmde bir tur) namlu ister 10 cm isterse 90 cm olsun, bu namluyu 1000 fps ile terkeden merminin kendi etrafında dönüş hızı aynıdır (60.000 RPM).

    Silahın namlusunu gözden çıkarmadıysanız atış denemesi yapmayın.
    Bronz kurşuna nazaran çok sert. Brinell metoduna göre 38'e 241 gibi. Setlere hasar vermeniz bir yana, namluda sıkışabilir ve çıkarması zor olur.
    Bir başka sorun da merminin boyu. Bu mermiyi atabilseniz bile, yalpalama yapıp hedeften sapacaktır.
    Bildiğiniz gibi namlu içindeki yiv-set, merminin kendi ekseni etrafında dönmesini sağlayarak yarattığı jiroskop etkisi uçuş stablizasyonu sağlar.
    Mermi boyu uzadıkça stablizasyon için gerekli tur (devir/dakika) sayısı artmaktadır.
    Bu nedenle uzun mermileri stablize etmek için, yiv-setlerin turlarını daha kısa mesafede tamamlamaları gerekmektedir.
    Havalı silahlarda genel olarak 1:16" dönme oranı kullanılır. Yani mermi 40-41 cm yol aldığı zaman 1 tur atmış olur.

    2800 fps altında hızlar için yiv-set dönme oranını veren formül :
    [Resim Engellendi: http://upload.wikimedia.org/math/d/8/9/d89…528dbaf3dc4.png]
    C=150 sabit
    D= mermi çapı, inch
    L= mermi boyu, inch
    SG= mermi malzemesinin özgül ağırlığı

    Ref: http://en.wikipedia.org/wiki/Rifling

    Bu formüle göre, 1:16" dönme oranlı .22 cal namlu ile stablize edilebilecek merminin boyu 11.5 mm hesaplanıyor.
    Bu netice kurşun çekirdek için. Yoğunluğu daha düşük malzemeler için boy daha da kısalıyor.
    Sizin merminizin boyuna (17 mm) göre 8.5 yoğunluk için gerekli tur oranı 1:9.5 çıkıyor. Yani 1:16" dönme oranı ile bu merminin stablize edilmesi mümkün görünmüyor.

    Yalnız sistemin tek bir handikapı var... Pili bittiğinde tüfek atış yapmıyor ;,;-

    Kadı kızının da kusuru olurmuş.
    Kulandığım pil airsoft silahlarda kullanılanlardan. 8.4V 1100 mA. 8.4*1.1*3600 = 33264 jül . Silah her atışta 6 jül harcıyor. %60 verimle çalışsa, tam şarjlı halde 3000 atışı geçer. Daha güçlü bataryalar, yedek batarya veya kalem pil adaptörü de mümkün.

    PCP ve benzeri silahlarda, valfi açmak için, yay-çekiç sistemi yeine solenoid kulanılması yeni bir şey değil.
    İlk olarak ingiliz Stephen Harper tarafından 1980 yılında denenmiş. Harper, geliştidiği sistemi, kendi imalatı Harper Classic Wolf isimli tabancada kullanmış ve 1996 yılında patentini almış. Daha sonra Daystate ile yapılan ortak çalışmalar sonunda, Daystate'in elektronik modelleri ortaya çıkmıştır.
    CDT (capacitive discharge technology) olarak adlandırılan sistemin çalışması, batarya voltajının yükseltilerek bir kapasitöre yüklenmesi ve bu depolanan enerjinin, tetige basılması ile solenoid bobinine boşaltılması gibi basamaklardan oluşuyor.
    Güç boşalımı esnasında oluşan kuvvetli manyetik alan solenoid nüvesini hızla ileri hareket ettirerek valfe vuruyor. Bu darbenin şiddeti, kapasitör voltaj seviyesi ve deşarj süresi ile değiştirilebiliyor.
    Elektronik tetik sistemi sayesinde ideal tetikler tasarlanabiliyor. Yay-çekiç sisteminde yaşanan vibrasyon, çekiç sekmesi gibi sorunlar olmadığı için hava harcaması azalıyor ve atış stabilitesi artıyor.

    Resimlerde görülen, delikli pertinaks üzerine monte edilmiş bir test çalışmasıdır. Nihai ürün, el kundağı içine gizlenebilecek boyutta olacak. Bataryanın ise dipçik içine yerleştirilmesi düşünülüyor.

    CDT hakkında bir yazı :
    http://www.airgunsofarizona.com/Daystate%20Mk3…information.pdf

    Uzun mesafe atışları yapan arkadaşlarımızın açtıkları başlıklar da bir kargaşa oluyor. Bu mesafeleri ciddi olarak denememiş olanlar olaya şüpheci bir yaklaşım içinde bakıyorlar.
    Uzun mesafe atışlarında önemli olan, mermi veya pellet kalitesi (BC dahil) ve çıkış hızıdır. İster ateşli silahtan isterse havalı silahtan çıkmış olsun, aynı hızda atılan, ağırlığı ve BC si aynı iki merminin, havada izleyeceği yol, düşme mesafesi, hedef hızı ve enerjisi gibi değerleri aynıdır.
    İş isabetliliğe gelince, mermi kalitesi kadar silahın kalitesi de önem kazanır. Ama daha önemli olan atıcının yapabileceğine inanmasıdır. "Yok artık bu kadarı da fazla" gibi bir yaklaşımla başlarsanız, isabetsiz bir kaç atış sonunda pes edebilir ve durumu imkansızlar listesine kaydedersiniz. Sonunda "Ben yapamıyorsam, başkaları da yapamaz" kanısı oluşabilir ki bu da şüpheci davranmanıza yol açar.
    Beterin beteri bir durum daha var ki o da "Bunu benden başka yapan çıkmaz" sendromudur. Bu sendromun derinliklerine dalan arkadaşlarımız var. Öylesine ki, "Türkiye bir yana, dünyada benim atışlarımı yapabilen yok" iddiasında bulunabiliyorlar.
    Havalı silahlarla uzun mesafe atışlarının petenti yoktur ve kimsenin tekelinde değildir. Uygun mekan ve şartları bulan tüm arkadaşlarımıza yılmadan denemelerini öneririm.

    Dünyada neler oluyor sorusuna da bir kaç link vererek kısmen de olsa açıklık getirmek isterim, araştırmacı ruhlu arkadaşlarımız örnekleri çoğaltabilirler.

    http://www.compasseco.com/blog/2008/12/l…ith-airgun.html
    http://www.bigboreairguns.com/lasso08.htm
    http://www.pyramydair.com/big-bore-shoot-2008.shtml
    http://www.pyramydair.com/blog/2008/12/2…silhouette.html

    Çaplar biraz büyük olsa da, hepsi havalı silah.

    Özüre gerek yok. Soruları sen sorsan da, cevaplar herkes için. Her ne kadar başlıktan ayrılsak ta, konu bilgi paylaşımı olunca arkadaşlar anlayışla karşılamışlardır diye düşünüyorum.
    Türkçe kaynak bulman zor. İngilizce ile aran iyi ise, web'de "external ballistics" diye bir arama yaparsan, okuyacak pek çok kaynak bulursun.

    Valf modifiyesi yaptıktan sonra, orijinal namlu ile hız ölçümü yapmadığım için, namlu uzunluğunun hızı ne kadar arttırdığını kesin olarak bilmiyorum. Tahmin isterseniz, 20-30 fps kadar düşer diyebilirim.
    Bu seçtikleriniz göz-dürbün mesafesi uzun olan dürbünler. Benim aldığım ikinci linkte olan. Tam görüş için, neredeyse kolunuzu düz olarak tutmanız gerekiyor.
    Açıktaki atışlar için iyi fakat araba içinden atışta :( sorun oluyor. Tabanca için 25 m üzeri düşünmüyorsanız 2X yeterli, 4x maksimum. 7x tam kol açıklığında ve desteksiz kullanmak hayli zor. Bu nedenle zum'lu olanı tavsiye etmem.
    Aşağıda linkini verdiğim site de bir kaç dolar daha ucuz ve Türkiye'ye göndermeme gibi bir sorun yok.
    http://www.riflescope-shop.com/product/SPB432B

    Bildiğim kadarı ile, günümüzde seri üretim "gain twist" namlulu silah yok. Zaten bildiğim tek örnek te İtalyan 6.5x52 mm M91 Carcano.
    Bu yiv-set türünün avantajı, merminin kendi etrafında dönmesini yavaş başlatıp namlu ucuna doğru hızlandırması.
    Uzun mermileri stablize etmek için gerekli devir dakika sayısı cok büyük olduğu için, mermi deformasyonunu ve namlu aşınmasını azaltması tercih nedeni.
    Dezavantajlarının başında ise üretim güçlüğü geliyor. Ayrıca bu tür de bir namlu ile sınırlı tipte mermi kullanma mecburiyeti de olumsuz yanlarından.

    Yapısına gelince, bir geçiş aralığı yok, uçtan dibe, adım aralığı değişen bir vida gibi düşünebilirsin.
    Solid works'te kaba bir çizim yaptım. Herhalde daha iyi anlaşılır. Burada yivler 4/1 dönüşle başlayıp 1.5/1 dönüşle bitiyor.
    [Resim Engellendi: http://s11.directupload.net/images/090319/aclyyegv.jpg]

    Boy-kütle oranı elbette ki cok önemli. Merminin yapıldığı malzemenin özgül ağırlığı veya ceketli mermiler için ortalama yoğunluğu (gr/cm3)ne kadar büyükse, BC de o oranda büyüyor. Bu nedenle özgül ağırlığı yüksek olan metal veya alaşımlar kullanılıyor.
    Merminin boyunun çapına oranı da önemli. Boy uzadıkça, mermiyi stablize edebilmek için gerekli devir sayısı da artıyor. Bu oran 2 iken, 350-400 mm/1 yiv-set dönme oranı, 900 - 1400 fps arası hızlarda yeterli olurken, VLD (Very low drag) mermilerde boy/çap oranı 5-7 gibi olup 3000 fps de stablizasyon için gerekli dönme oranı 130-140 mm/1 e düşüyor. Bu da 400.000 devir/dakika üzeri bir değer ki mermiyi bu devre çıkartmak ta ayrı bir dert, bunun için "gain twist" denen, fişek yatağında 250 -300 mm/1 olarak başlayıp namlu ucunda 130-140 mm/1 tura ulaşan değişken bir yiv set yapısı kullanılıyor.
    Bir diğer sorun da, 400.000 devir/dakika üzeri gibi çok yüksek bir devirde parçalanmayacak sağlamlıkta mermi yapmak. Ceketli, kurşun dolgulu mermilerin bu şartlarda hiç şansları yok. Ancak bronz veya pirinç çekme çubuklardan cnc de işlenen mermiler bu güçlere dayanabiliyor.
    Netice olarak, hafif metallerden (mesela aluminyum) mermi pek bir işe yaramaz, uzun mermilerde ise standart silahlar fayda sağlamaz.

    Boşuna heyecanlanma. 1000 dolarlık silahın 7-8000 dolara satılmasının nedeni, MKE nin kar hırsı değil. Sağolsun, devletimizin özel vergileri ile fiyatlar buralara çıkıyor.
    Başka firmalar da ithal etseler, fiyatlarda ucuzlama olacağını sanmam.
    Akaryakıtlarla ilgili bir açık oturumda konuşmacılardan biri " rafineriden 1 kuruşa da çıksa, fiyattan bağımsız, litre başına konan vergiler nedeni ile, benzini 2 liranın altında alamazsınız" demişti.
    Bu da aynı hesap.

    Birde şöyle bir gerçek var.4.5 mm 5.5 mm den daha küçük bir çapa sahip olduğu için daha az bir hava sürtünmesi olacaktır.Buda belki 4.5 mm lik pelletin daha hızlı olmasına ve hızını daha uzun süre korumasına neden olacak.... :)


    Maalesef bu gerçek pek te gerçek değil.
    Tasarımları aynı olan iki pellet alalım, biri 4.5 mm diğeri 5.5 mm olsun. 5.5 mm %49 fazla kesit alanına sahipken hacim olarak %88 kadar daha büyük veya daha ağırdır. Bu da aynı hızda 4.5 mm den %88 daha fazla enerjisi olacağı gerçeğini gösterir. Merminin hava direncine karşı koyan gücü de bu enerji olduğuna göre, bu iki mermiden 5.5 olanı daha geç yavaşlayacaktır.

    Mermilerin hava içinde hareketlerini incelerken, sadece kesit alan yetrli değildir. Profil, özgül ağırlık, toplam ağırlık v.s. gibi ilave faktörler de hesaba katılmalı. Zaten BC veya balistik katsayıda tüm bu bileşenlerin dahil edildiği bir değerdir
    Tasarımları aynı olan farkl çaplarda pelletler için örnek gerekirse, H&N Baracuda pelletler için:
    4.5 mm, 10.43 grn, BC 0.025
    5.5 mm, 21.1 grn, BC 0.036
    6.35 mm, 31 grn, BC 0.042
    Çap ve ağırlık artışının BC'ye etkisi açıkça görülmektedir.

    Şu an piyasada bulunan 5,5 mm ler arasında en ağırı ve hedefe en çok tahribat verebilecek olan pellet hangisi arkadaşlar. Hatsan at44 le atabileceğim bir pellet tabi.


    Yurdumuzda 5.5 mm için 32 grn kadar pelletler bulunuyor. Fakat en ağır pelletin en fazla tahribat yapacağı kesin değil. PCP silahlarda pellet ağırlaştıkça çıkış enerjisinde bir artma gözlemlense de her silah için enerjinin düşmeye başladığı bir sınır var. Yani (pellet ağırlığı - çıkış enerjisi grafiği) bir çan eğrisi şeklindedir. Farklı ağırlıktaki pelletlerle atış yapıp hızlarını ölçtükten sonra silahınızda maksimum enerjiyi sağlayacak pellet ağırlığını bulabilirsiniz. Ağırlığın ötesinde pelletin şekli de tahribat konusunda önemli. Hızlarını çabuk kaybetseler de düz uçlu pelletler, kısa mesafelerde sivri veya yuvarlak uçlulardan daha fazla tahribata neden olurlar.

    1/1 aynı güç sistemine sahip yaylı silahlarda 5.5 mm ye uygulanan ilk kuvvetin yüksek olacağı doğaldır çünkü 5.5 mm neredeyse %50 daha fazla kesit alanına sahiptir.(5.5/4.5)^2=1.49
    Diğer taraftan mermi namlu içinde yol alırken arkasındaki hacim 4.5 mm'ye nazaran %50 daha fazla artacağı için basınç daha hızlı düşecek ve tatbik edilen kuvvet te göreceli azalacaktır. Pratikte aynı güç sistemine sahip ve namlu boyları aynı 5.5 mm silah, 4.5 mm ye nazaran %10-20 arası daha fazla güç üretebilmektedir.
    Yaylı silahların maksimum güç verebildiği mermi ağırlıkları farklı olduğu için, her iki çapta aynı ağırlıktaki pellet denenmesi çok sıhhatli sonuç vermeyebilir.
    PCP silahlarda ise, yeterli hava verildiği sürece basınç kaybı olmayacağı için, büyük çaplar daha büyük güçler üretecektir.
    Bu nedenle 4.5 mm de ulaşılan güçler 40-50 fpe, iken 10-12 mm çaplarda 500-600 fpe gibi enerjilere çıkmak mümkün oluyor.

    İsabet oranının düşük olacağına katılıyorum, namluya zarar verebilecek olanlar çelik BB ler.
    Kurşun bilyalar da var. Bunların kullanılması silaha bir zarar vermez.
    Uzak geçmişte, kaliteli pellet bulmak zor ve pahalı iken, MKE nin, kiloluk paketlerde satılan 06 no saçmasını, 5.5 mm silahlarda, malum amaçlar için kullanırdık.

    Sako, seri üretim en kaliteli av ve keskin nişancı silahlarını üreten firmalardan biridir.
    http://www.sako.fi/
    Globalleşme kervanına katılıp Beretta Group'un bir parçası olmuştur. Stoeger'de aynı gruba dahil olduğu için, Vursan sitesinde tanıtım amaçlı resimler konmuş olabilir.
    Bildiğim kadarı ile, yivli silah ithalatı, hala, MKE tekelinde.