Gepard tarafından yazılan gönderiler

Lütfen Resim Paylaşımlarınızı Galeri Üzerinden Yapınız. Ek Dosya Yükleme İptal Edilmiştir..

Bizimle Paylaşmak İstediğiniz Resimlerinizi Galeri Dışında Link Olarak Vermek Yasaktır. Galeriye Nasıl Resim Yükleneceğini Bilmiyorsanız Lütfen Konumuzu İnceleyin Buradan Açtığımız Konuyu Ziyaret Edebilirsiniz.

    Antalyada guney av ile gidip gorustum. Ordaki beyfendi yaklasik iki ay sonra geri donuyor ithal tufekler olurda basina birsey gelirse dedi. Eminim yerlilerden daha az sikinti cikariyordur ama insanin icine kurt dusuruyor yinede :) Bende o yuzden cok kez ikilemde kaldim ki isin asli halada ikilemdeyim. Asagi yukari ayni fiyata gamo shadow dx modelide var. Hatsanin sanirim beni tek cezbeden yani servis olayi. Tabi zirt pirt servise yollamakta insanin canini sikar :) o yuzden tecrubeli kullanicilardan akil vermesini istedim :) sizce neyi tercih etmeliyim Sayin Gepard ?

    Güney avda her kimle görüştüyseniz muhtemelen elindeki yerli tüfeklerden satabilmek için uyduruk bir satış taktiği içine girmiş. Bunca yıldır tamir olmak için yurtdışına gidip gelen tüfek duymadım ben...

    Ha deseniz ki parça beklenir, parçanın Türkiye'ye gelmesi 1-2 ay sürer ona birşey diyemem. Ama yaylı tüfeklerin sorun çıkartan esas parçalarını kendiniz bile getirtip 1-2 deneme yanılmayla takabilirsiniz.

    Geçmişte hoş olmayan bir anım olmasına rağmen ideal avın gamo parça stoğunun iyi olduğunu pek çok kere duydum. Telefonda da kendileriyle konuştuğumda da parça problemi olduğunu hissetmedim. Gamo tavsiye eder miyim peki? Parça kalitesi hatsandan kat kat yüksek, isabet (cfx hariç) hemen hemen aynı, dayanıklılık yine hatsandan yüksek. Şunu alın bunu alın demek istemem, bu dediklerimi düşünüp bir de ideal avı arayıp parça stokları hakkında güncel bilgi alırsanız en doğru kararı kendiniz vermiş olursunuz.

    Öncelikle forumumuzun kuralları gereği kendinizi ''TANIŞALIM'' başlığında tanıtmanız gerekiyor.

    Sorunuza gelirsek maalesef hatsanın uyguladığı meneviş oldukça ince ve kalitesiz bu yüzden nemli bir ortamda bile doğrudan sıvı teması olmadan korozyon başlayabiliyor tüfeklerde.

    En güzeli wd-40'la hafifçe bölgeyi silerek sonrasında koruyucu bir yağla yağlamak olacaktır.

    Wd-40'ın o-ring, conta vs gibi yumuşak kauçuk plastik yerlere gelmemesine dikkat edin. Metal aksamda dışarı taşırmayın.

    Elinize sağlık hevesiniz daim olsun. :)

    Yaylılarda eğer dizelleme sorunu ortadan kalkmışsa üstüste atış yapınca grupmanı bozmaz, sizin değiminizle ''sapıtmalar'' olmaz. Neredeyse 10 senedir binlerce atış yaptım çeşit çeşit yaylı tüfekle. Attıkça düşme yapan veya atışı giderek bozan yaylı görmedim diyebilirim çok net olarak.
    Bunun nedeni atışlar arasındaki hız farkları tüfeğin atışını etkileyecek kadar değildir. (Takıntı derecesinde hassas atış yapmaya çalışmıyorsanız tabii ki. Ki istediğiniz kadar takıntı yapın Mod 54 hariç hiçbir pistonlu sistemle tepmeden dolayı 70-80 metre gibi uzun mesafelerde pcpdeki kadar hassas atış yapamayacağınızı düşünürsek yaylılardaki hız farklarını tolere edilebilir miktarda kabul edebilirz. Yani bahsedilen durum atış kalitesini düşürmeyecek durumdadır diyebiliriz).O dediğiniz regülatörsüz pcpler öncelikli olmak üzere bir miktar da vortexlerde olabilir ancak.

    Bu yazıyı bir tek size değil, forum için biraz daha açıklayıcı olmak adına yazdım.

    Bu arada sonuçları yazacağımı söylemiştim gecikmeli de olsa yazmakta fayda var. :)

    Yem olarak kurutulmuş sülünez, taze sülünez, madya ve tavuk göğsü denendi. Şaşırtıcı şekilde en çok verim aldığım yem tuzlayıp suyunu bir miktar çektirdiğim tavuk göğsü oldu. Ancak akşamları taze sülünez bir gömlek daha iyiydi sanki.

    Maalesef fotoğraflama imkanım olmadı ancak 2 tane limit altı ispendek (yavru levrek) ve yine limit altı çipura geldi ve suya geri iade edildi. Bunlar dışında muhtelif boylarda limitlere uygun karagöz ve ispari aldım. Ancak istediğim gibi bir av yapamadım. Çünkü tam balık saatlerinde arkadaşların sürekli bir aktiviteyle gelip beni rahat bırakmaması sonucu yeteri kadar zaman ayıramadım maalesef. :)

    Metehan'ın da dediği gibi namlu konusunda iyileştirmeye gitmeleri şart.

    Bu tip geliştirmeler sevindirici ancak bir açıdan da insan kızıyor. Yaylıyı çok iyi yaptılar en azından diana kalitesinde ve isabetinde ürünler çıkardılar da gaz pistonu mu kaldı? :)

    Bu dediğim hatsan için de geçerli. Yabancı forumlarda da bahsedilmiş, kullanıcılar da farketmiştir belki, nitro pistonlu tüfeklerin yaylıdan en büyük farkı yay titreşimi yok ve piston çok daha keskin vurup enerjiyi iletiyor. Peki ne oluyor tüfeğin tüm birleşenleri (dürbün dahil) bu tansiyondan nasibini alıyor. işte burada mühendislik ve malzeme kalitesi devreye giriyor. Yayın yerine gas-ram takmakla iş bitmiyor maalesef. theoben sırf bu iş için ayrı tüfek tasarlıyor mesela... En azından kral hatsan gibi kafasının dikine gitmek yerine kullanıcıların fikirlerini dinliyor gibi. Eminim dediğim hususlarda da zamanla ilerleme kaydedilir.

    son olarak hayırlı olsun hobimiz için bir gelişme sonuçta...

    Hocam elinize sağlık güzel atışlar güzel tüfek :thumbup:

    Gamo hunter 440'ı hatırlattı bana...

    Bam tüfekler yurtdışında seviliyor ve tam bir fiyat performans canavarı. İthalatla uğraşanlar dünyada bile pahalı kabul edilen markaları ithal edeceklerine buna el atsalar epey tutardı eminim.

    Maalesef bu ara forumdan uzak kaldım tatil sebebiyle... O yüzden konuya geç cevap verebiliyorum.

    Poligonal namluda sürtünme kesin olarak daha az Ferhat Abi. Sebebine gelirsek yiv-setler gördüğün gibi çok yüzeysel ve kurşuna daha az şekil veriyor. Poligonal namlu bildiğim kadarıyla amaca göre bütün silahlarda tavsiye ediliyor Ferhat Abi.

    Grupmanı yapan arkadaş tüfeğin stok durumda olduğunu belirtmiş regülatör yok yani. :)